KÜRESEL
ANOMİ ve TÜRKİYE’nin İŞLEVİ
HAZIRLAYAN: Selman Gerçeksever
Enkarnasyon
olgusu nedeniyle varlıksal/öz benlik şuurumuz kapanmasa bile “karardığı”
ve belli bir yaşam planının dar kapsamına sıkıştığı için genellikle nefsin
güdümünde yaşarız. İşte toplumsal (mahşerî) yaşamda bulunan uyaranlar(gelişim
araçları), olup bitenler ve özelliklede nefsin rahatını kaçıran sıkıntılı
durumlar. Vicdan birim düalitemizin negatif öğesininin(nefsin) işine gelmese
de; çevreden gelen sıra dışı ve günlik rutinimize ters düşen olaylar(ki bunlar
birer senaryo olarak Yukarısı tarafından evrensel nedensellik yasasına ve Asli
İlke’nin gereklerine göre düzenlenir) bizleri; yeni çözümler üretmeye(hattâ
icatlar/keşifler yapmaya), yeni birliktekilker/işbirlikleri(ortak alanlar)
kurmaya, yeni uyum hareketleri yapmaya, bazı öz verilerde bulunmaya zorlar ki,
bunların hepsi bizleri realitemizin “yukarılarına” doğru, biraz daha “insanlaşmaya”
doğru zorlayan birer rahmettir. Çünkü esâsen enkarnasyonun ve dolayısıyla
toplumlar hâlinde yaşamanın amacı da budur: Biz varlıkların sürekli etkiler
altında uyarılarak; ilerlemeleri,
idraklenmeleri ve şuurlanmaları. Dışımızdaki her şey evrensel ve
varlıksal gelişimin gerekliliği için kullanılması/yararlanılması ve terk
edilmesi gereken birer araçtır.
Beşeri tarih ve devre boyunca bu
varlıksal ve evrensel amaç yönünde sayısız toplumsal anomilerle(*), savaşlarla,
küresel kapsamda salgın hastalıklarla ve doğal âfetlerle karşılaştık. Devre
sonunun bitiş günlerine ve devrenin kapanışına doğru yaklaşırken bu olayların sıklığı
da şiddeti de artar oldu ve işte şimdilerde, geçtiğimiz 2019’un sonlarından
başlayarak küresel bir âfetle karşı karşıyayız: Covid 19 salgını. Gezegenimizde
olup biten her şey ve özellikle de küresel kapsamda salgın hastalıklar ve doğal
âfet nitelikli olaylar dünyayla ilgili vazife planının(Ruhsal İdare Mekanizması
RİM’in) gözetim ve yönlendirmesi(rahman ve rahîm olan tesirliliği(müessiriyeti)
altındadır. Dünyayla ilgili bu yüce planın rahman ve rahim olan(görüp, gözeten
ve esirgeyen) tesirliliği altındaki beşeriyeti oluşturan toplumların her
birinin beşeriyetin tamamına ve dolayısıyla söz konusu vazife planına yönelik
vazifeleri vardır.
İşte “Türkiye’nin de vazifesi
beşeriyete önderlik yapmak ve beşeriyeti bir değişim kapısından geçirme
rehberliği”dir.(Ergün Arıkdal, ANADOLU MİSYONU, syf.16) “Türkiye’de
olup biten her şey Yüce Varlıklar’ın oluru ile bir amaca yönelmiş programları
çerçevesinde olmaktadır.”(Ergün Arıkdal, ANADOLU MİSYONU, Enstitü
Yayınları, syf. 17) Ülkemizin, Yukarı’ya ve beşeriyete yönelik bu vazifesini yerine
getirebilmesi için, “Yeryüzünde bulunan birçok topluluklardan çok
daha fazla uyanık, hareketli, cevval ve uygulayıcı olması gerekir.”(ANADOLU
MİSYONU, Ergün Arıkdal , syf. 24) Bunun için Atatürk ve arkadaşları
önderliğinde Kurtuluş ve aydınlanma savaşıyla büyük bir değişimden geçmiştir.
Değişim çeşitli evrelerden geçerek sürmektedir. Anadolu halkları bu bağlamda ve
kapsamda, beşerî değerlere göre negatif gibi görünen sınanmalarla ve geçmişteki
kusurlarını da (Sebep-Sonuç Yasası’na göre telâfi ederek çeşitli sıkıntılı
sınavlardan geçmiş ve geçmektedir.
Şimdi de bir salgın
deneyimliyoruz. Bu anlamda Anadolu Halkı söz konusu vazifesi yönünde
güçlenmekte ve sanki “bilenmekte”dir. Bu süreçte negatif
güçler bizler için bir sınanma ve güçlenme malzemesi(araç-gereci) olagelmiş ve
hâla da olmaktadır. Evrensel negatif polaritenin tezâhürü ve
temsilcisi olan negatif yönetim anlayışı da(adaletsizlik, haksızlık ve zulmün
sergileyerek) bir bakıma kendi vazifesini yapmaktadır. “Evrende tüm hareketlerin ve
fiillerin hedefi vazifedir.”(Bedri Ruhselman) Tüm bunlardan dolayı, sonunda
her şey iyi olacak, varlıklar biraz daha; gelişmiş, insanlaşmış, “yüce
iyilik” varlıklarda biraz daha ortaya çıkmış ve İlâhi Murad(Aslî
İlken’nin gerekleri) yönünde biraz daha ilerlenmiş olacaktır.
………………………………………
(*)
anomi: Sosyal düzenin
işlememesi, bozulması durumunda ortaya çıkan bir normsuzluk ve kuralsızlık
durumunu(https://tarihibilgi.org/anomi-nedir/)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder